TAŞIMA
İŞİNİN UYGULANMASI
YÜKLEME VE BOŞALTMA, TAŞIMA VE TESLİM ENGELLERİ, GÖNDERENİN EMİR TALİMAT VE TASARRUF HAKLARI
YÜKLEME VE BOŞALTMA, TAŞIMA VE TESLİM ENGELLERİ, GÖNDERENİN EMİR TALİMAT VE TASARRUF HAKLARI
I-)
GENEL OLARAK
Taşıma işinin birçok tanımı bulunmakla birlikte genel
kabul göre tanım, taşımanın konusuna göre yolcu ya da eşyanın bir yerden, diğer
bir yere götürülmesidir. İşte bu yer değiştirmeyi sağlamak için yapılan
sözleşmeler de taşıma sözleşmeleridir. Buna göre taşıma sözleşmesini tanımlamak
istersek şöyle diyebiliriz: Taşıma sözleşmesi öyle bir anlaşmadır ki, onunla
taraflardan biri (taşıyıcı) yolcu ya da eşya (yük) taşımayı, diğer taraf da
bunun karşılığında bir ücret ödemeyi taahhüt eder. [1]
Bu çalışmada yolcudan ziyade eşya taşımaları üzerinde
duracağız. Yine diğer mecralardan ziyade ulusal düzeyde karayolunda yapılan
taşımacılığı inceleyeceğiz. Aşağıda detaylı olarak yükleme, boşaltma ve taşıma
işine taraf olanların yükümlülüklerinin incelemesini yapacağız.
II-)
EŞYA TAŞIMA İŞİ İLE İLGİLİ MEVZUAT
Türk karayolunda eşya taşıma işleri, 6102 sayılı Türk
Ticaret Kanunu’nda (TTK), 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nda, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve
uluslararası alanda yapılacak taşımalarda ise Eşyaların Karayolunda
Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi’nde (Uygulama ve öğretide Fransızca adının
Convention relative au contrat de transport international de marchandises par
route, eşya, eşya ve karayolu
sözcüklerinin baş harfleriyle oluşturulan “CMR” terimi kullanılır.) düzenlenmiştir. CMR
Konvansiyonu, taşıma faaliyetini tüm yönleriyle düzenlememiştir. Bu
konvansiyonda düzenlenmeyen konularda Türk Ticaret Kanunu uygulama alanı
bulacaktır.
Ancak
ulusal düzeyde yapılacak eşya taşımalarında
6102 sayılı TTK’nın 856 ve devamı
maddeleri uygulanmaktadır. Türk Borçlar Kanunu’nda taşıma sözleşmesine ilişkin
özel hüküm bulunmadığından TTK’nın Taşıma İşlerini düzenleyen söz konusu
hükümlerinin aynı zamanda Türk taşıma
hukukunun genel hükümleri olduğu kabul edilmektedir. Dolayısıyla taşıma
türlerine ilişkin özel düzenlemelerde hüküm bulunmayan hallerde TTK’nın söz
konusu hükümleri uygulama alanı
bulacaktır.
III-)
TAŞIMA İŞİ İLE İLGİLİ TEMEL BAZI KAVRAMLAR
Taşıma
işinde bazı önemli terimler bulunmaktadır. Taşıyıcı, gönderen, gönderilen,
eşya, taşınma eşyası, taşıma senedi terimlerinin tanımlanması gerekmektedir.
Bunlar 6102 sayılı TTK’da büyük ölçüde tanımlanmıştır. Buna göre;
Taşıyıcı: TTK md 850’ye göre taşıma sözleşmesiyle eşya veya yolcu
taşıma işini veya ikisini birlikte üstlenen kişidir.
Taşıyıcı,
taşıma sözleşmesiyle eşyayı varma yerine götürmeyi ve orada gönderilene teslim
etmeyi veya yolcuyu varma yerine ulaştırmayı; buna karşılık, eşya taşımada
gönderen ve yolcu taşımada yolcu, taşıyıcıya, taşıma ücretini ödemeyi
borçlanır.
Gönderen:
TTK md 850’den hareketle, gönderen, taşıma sözleşmesini kendi adına yapan ve
eşyayı taşıyıcıya teslim eden kişidir. Gönderenin taşınma eşyasının sahibi
olması gerekmez.[2]
Taşınma eşyalarının taşıma işleri komisyoncusu vasıtasıyla taşınması
taşıtılması durumunda ise gönderen, taşıma sözleşmesini kendi adına müvekkili
hesabına yapan taşıma işleri komisyoncusu olacaktır. Gönderen taşıyıcı ile
birlikte taşıma hukukunun en önemli
aktörüdür.
Gönderilen:
TTK hükümleri ışığında eşyayı teslim almaya yetkili kişidir. Taşıma
sözleşmesinin tarafı değildir. Ancak teslimden itibaren mallar üzerinde
tasarruf yetkisi ve gönderenin hakları, gönderilene geçer. Eşya zayi olmuş veya
hasara uğramışsa yahut geç teslim edilmişse gönderilen, gönderenin taşıma
sözleşmesinden doğan talep haklarını taşıyıcıya karşı ileri sürebilir.
Eşya: TTK hükümleri
ışığında taşıma hukuku açısından taşımaya elverişli olan ve maddi bir varlığı
bulunan her şey eşya niteliğine sahiptir.
Yani eşya taşıma sözleşmesinin konusunu oluşturmaktadır.
Taşınma eşyası: TTK md 894/1’e göre bir
evden, bürodan veya benzeri bir yerden alınıp benzeri bir yere taşınan eşya,
taşınma eşyasıdır.
Taşıma
senedi: Taşıma senedi taşıma senedi, taşınan eşyaların alıcısı lehine tanzim
edilen ve taşınan eşyaları temsil eden bir senettir. Taşıma
senedi, ispat vasıtası olup, bu sözleşmenin kurucu unsuru değildir. Taşıma
senedinin düzenlenmemiş olması, taşıma senedinde yer alması gereken kayıtların
eksik yazılması veya bu belgenin kaybı taşıma sözleşmesinin geçerliliğine
etkili değildir.[3](TTK
md 856)
Taşıma
senedi düzenlenmemişse, gönderenin istemi üzerine taşıyıcı, eşya ve taşıma
hakkında yeterli bilgileri içeren bir yük senedi imzalayıp gönderene vermek
zorundadır. (TTK md 859)
IV-)
TAŞIMA İŞİNİN UYGULANMASI
a-) Yükleme ve Boşaltma:
Yükleme
ve boşaltma meselesi TTK’nın 863’üncü maddesinde şöyle düzenlenmektedir:
‘’MADDE 863- (1) Sözleşmeden, durumun gereğinden
veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine
uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve
aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme
güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür.
(2) Yükleme ve boşaltma ile ilgili
olarak, durumun gereklerine göre belirlenecek makul bir süre için, aksi
kararlaştırılmadıkça, ayrıca ücret istenemez.
(3) Taşıyıcı, sözleşme hükümlerine
dayanarak veya kendi risk alanından kaynaklanmayan nedenlerle makul yükleme
veya boşaltma süresinden daha fazla beklerse, bekleme ücreti olarak uygun bir
ücrete hak kazanır.’’
Eşyanın
taşıma aracına yüklenmesi, istiflenmesi, sabitlenmesi ve boşaltılmasını taşıma
güvenliğine uygun olarak gerçekleştirmek “kural olarak” gönderenin
yükümlülüğündedir. Buna karşılık taşıyıcı da, yüklemenin işletme güvenliğine uygun
olmasını sağlamakla yükümlüdür.
Ancak, anlaşmaya, somut olayın haklı kıldığı sebeplere ve ticari teamüle dayalı olarak bu taşıma işlemleri taşıyıcının
faaliyet alanında görülebilir. Örneğin;
kargo şirketlerinin eşyaları araca kendilerinin yüklemesi teamül teşkil etmektedir.
Mevzuatta da bu huşus vurgulanmıştır.[4] Yine taşınma eşyalarının taşınmasında gönderen (TTK’nın
864 üncü maddesinin beşinci fıkrasında tanımlanan) tüketici ise, taşınma
eşyasının yüklenmesi, boşaltılması vs taşıyıcının yükümlülüğündedir.
Yükleme
ve boşaltma için aksi kararlaştırılmadıkça beklenilen makul süreler için ücret
istenemez. Ancak taşıyıcı, sözleşme hükümlerine dayanarak veya kendi risk
alanından kaynaklanmayan nedenlerle makul yükleme veya boşaltma süresinden daha
fazla beklerse, bekleme ücreti olarak uygun bir ücrete hak kazanır. Makul süre
aşılırsa taşıyıcının ücret isteme hakkı doğacaktır. Yargıtay bir kararında
gönderenin eksik belge vermesinden dolayı taşıma işini yapamayarak geri dönen
taşıyıcının yaptığı masraflar ve beklemeden doğan zararının tazmin edilmesini
kabul etmiştir. [5]
Yine Yargıtay yeni tarihli bir kararında, gönderenin eşya ile ilgili eksik
belge vermesi yüzünden taraflar arasındaki taşıma sözleşmesinde öngörülen 72
saatlik süreyi aşarak 17 günlük bekleme yapan taşıyıcının beklemeden doğan
zararının tazminine hükmetmiştir. [6]
b-) Eşyanın Ambalajlanma ve İşaretlenmesi
TTK
md. 862’ye göre eşyanın niteliği, kararlaştırılan taşıma dikkate alındığında,
ambalaj yapılmasını gerektiriyorsa, gönderen, eşyayı zıya ve hasardan koruyacak
ve taşıyıcıya zarar vermeyecek şekilde ambalajlamak zorundadır. Ayrıca
gönderen, eşyanın sözleşme hükümlerine uygun şekilde işleme tabi tutulabilmesi
için işaretlenmesi gerekiyorsa, bu işaretleri de koymakla yükümlüdür.
c-) Gönderenin Emir Talimat Tasarruf
Hakları
TTK
md 868/1’e göre, gönderen taşıyıcıya, taşımanın yapılması için emir ve talimât
verebileceği gibi, taşımanın durdurulması, eşyanın geri getirilmesi, başka bir
varma veya teslim yerine götürülmesi ya da başka bir gönderilene teslim
edilmesi şeklinde tasarruflarda da bulunabilir.
Eşyanın
teslim yerine ulaşması ile, gönderenin emir ve talimat verme yetkisi ve
tasarrufta bulunmak hakkı sona erer. Bu andan itibaren söz konusu yetki ve
haklar gönderilene ait olur.
Görüldüğü
üzere gönderen ve gönderilenin taşıma işi ve eşya üzerinde önemli tasarruf
hakları bulunmaktadır. Gönderen taşıma işini sakıncaya uğratmayacak ve işin
sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesini sağlayacak her türlü talimat ve tasarrufta
bulunabilir. Çünkü gönderen kendi menfaati için taşıma sözleşmesini
yapmaktadır. Eşyanın taşımasının öngörülemeyen sebeplerle güçleşmesi,
imkansızlaşması halinde taşıyıcı derhal gönderene durumu bildirecek ve onun
talimatlarına göre hareket edecektir. Gönderen emir ve talimat verdikten sonra
taşıyıcının sorumluluğu da bertaraf olmaktadır. [7]
Gönderilen,
tasarruf hakkını kullanarak eşyanın bir üçüncü kişiye teslimini istemişse, bu
kişi başka bir gönderilen belirleyemez.
Tasarruf
hakkının kullanılması, taşıma senedinin ibrazı şartına bağlanmış ve taşıyıcı
herhangi bir talimatı, taşıma senedi ibraz edilmeden yerine getirmişse, bundan
doğacak zararlar için hak sahiplerine karşı sorumludur. Taşıyıcının sorumluğunu
sınırlayan hükümler geçersizdir.
d-) Taşıma ve Teslim Engelleri
Taşıma
ve teslim engellerinin neler olduğu kanunda açıkça düzenlenmemiştir. Bu
engellerin neler olduğu her somut olaya göre ayrı ayrı değerlendirilecektir.
Taşıma
ve teslim engeli çıktığında TTK,
taşıyıcıya bir takım yükümlülükler yüklemiştir. Taşıyıcının bu halde
temel olarak iki yükümlülüğü bulunmaktadır.
aaa-) Taşıyıcı Tasarruf Hakkına Sahip
Yükle İlgili Kişiyi Bilgilendirmelidir.
Eşyanın
varma yerine ulaşmasından önce taşımanın sözleşmeye uygun olarak
tamamlanamayacağı anlaşılır veya eşyanın gönderilene teslim edilmesinde
engeller ortaya çıkarsa, taşıyıcı duruma göre gönderen veya gönderileni
durumdan haberdar etmelidir. Bu bildirim herhangi bir şekle bağlı olmamakla
birlikte uygulamada daha çok, tarafların genellikle tacir olmasının da
etkisiyle noter kanalı ile yapılmaktadır.
bbb-) Taşıyıcı Yükle İlgilinin
Tasarrufuna Uygun Hareket Etmelidir.
Eşyanın
teslim edilmesi gereken yere ulaşmasından önce, taşımanın sözleşmeye uygun
olarak yapılamayacağı anlaşılırsa veya eşyanın teslim edileceği yerde teslim
engelleri çıkarsa, taşıyıcı duruma göre gönderen veya gönderilenden talimat
almak zorundadır.
Tasarruf
hakkını gönderilen haizse ve bulunamıyorsa veya eşyayı teslim almaktan
kaçınıyorsa, tasarruf hakkı birinci cümle uyarınca gönderen tarafından
kullanılır. Tasarruf hakkının kullanılması taşıma senedinin ibrazına bağlı
tutulmuş olsa bile bu hâlde taşıma senedinin ibrazı gerekli değildir.
Taşıyıcı,
gönderen veya gönderilenden, uyması gereken talimatları uygun bir süre içinde
alamazsa, tasarruf hakkı sahibinin menfaatine en iyi görünen tedbirleri almakla
yükümlüdür. Yargıtay’ ın gümrükten geri dönen gıda maddesinin zamanında
gönderene bildirdiği halde ondan bir talimat alamayan taşıyıcı tarafından kısmen imha edilip kısmen de başka bir araca
aktarılması halinde, taşıyıcının zararının tazminine karar verdiği haller
bulunmaktadır. [8]
Taşıyıcı,
eşyayı üçüncü bir kişiye tevdi ederse, sadece bu kişinin seçiminde gösterilmesi
gereken özenden sorumludur. Bu durumda taşıyıcılar eşyayı antrepo, yediemin
gibi güvenli yerlere tevdi edip durumu gönderen ve gönderilene bildirerek
sorumluluktan kurtulmuş olmaktadırlar.
e-) Gönderenin Özel Durumlarda
Kusursuz Sorumluluğu
TTK
md 864’e göre gönderen, kusuru olmasa da, yetersiz ambalajlamadan ve
işaretlemeden, taşıma senedine yazılan bilgilerdeki gerçeğe aykırılıklar ile
yanlışlık ve eksikliklerden, tehlikeli malın bu niteliği hakkında bildirimde
bulunmamaktan ve gümrük için gerekli resmi belgeler ve diğer resmi belge ve
bilgilerdeki eksikliklerden, gerçeğe aykırılıklardan, belge ve bilgilerin
yokluğundan sorumludur. (TTK md 860)
V-)
TAŞIMA SÖZLEŞMESİNİN SONA ERMESİ, ÜCRET VE ZAMANAŞIMI
Taşıma işi
esasında taraflar arasında açık veya zımni bir sözleşme olduğuna göre
taşıyıcının sözleşmeyi gereği gibi ifa etmesiyle yani taşıyıcının eşyayı teslim
yerinde gönderilene teslim ederek taşıma işini sonlandırması gerekmektedir. Bu
konuda öğretide taşıma sözleşmesindeki taşıma edimini, eser sözleşmesindeki
meydana getirme edimine benzeten yazarlar da bulunmaktadır. Her iki sözleşme
de, teslimle sonuçlanmaktadır.[9]
Taşıma ücreti, taşıyıcının taşıma sözleşmesinden doğan
temel ifa menfaatini ifade eder. Taşıyıcı kural olarak taşıma edimini taşıma
ücreti karşılığında üstlenmektedir. Diğer yandan taşıyıcının taşıma
sözleşmesinden doğan para alacakları taşıma ücretiyle sınırlı değildir. Bekleme
ücreti ve taşıma işi kapsamında yapılan giderlerin ödenmesini talep hakkı da
taşıyıcının alacakları arasında yer alır. (TTK md 870)
Taraflar
taşıma ücreti miktarını sözleşme özgürlüğü çerçevesinde serbestçe belirleme
yetkisine sahiptir. Ayrıca taraflar ücretin ödenme zamanını da
kararlaştırabilir. TTK md. 870/1’de
ödeme zamanını tayin etmemeleri durumunda ödemenin eşyanın tesliminde ödeneceği
belirtilmiştir.
Taşıma ücreti eşyanın sayısı, ağırlığı veya başka ölçüyle
gösterilen miktarına göre kararlaştırılmışsa, taşıma ücretinin hesaplanmasında,
bu konuda taşıma veya yük senedindeki kayıtların doğru olduğu varsayılır. Bu
varsayım, kayıtların doğruluğunu denetleme konusunda uygun araçların hazır
bulunmadığına ilişkin çekince konulmuş olması hâlinde de geçerlidir. (TTK md.
870/4)
Zamanaşımı TTK’nın
855’inci maddesinde eşya taşıma sözleşmelerinde bir yıl olarak düzenlenmiş
bulunmaktadır. Bu süre, eşyanın gönderilene teslimi tarihinden itibaren başlar.
Eşya tamamen zayi olmuş ise zamanaşımı süresi, eşyanın teslimi gereken tarihten
itibaren işlemeye başlar.
Rücu
haklarına ilişkin zamanaşımı, rücu alacaklısının, zararı ve rücu borçlusunu
öğrendiği tarihten itibaren, üç ay içinde zarar hakkında rücu borçlusuna
bildirimde bulunmuş olması şartıyla; rücu alacaklısına karşı mahkeme kararının
kesinleştiği günden, kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmayan hâllerde ise, rücu
alacaklısının borcu ifa ettiği tarihten itibaren işlemeye başlar.(TTK md 855/3)
Gönderen
veya gönderilen, taşıyıcıya karşı olan haklarını, bir yıl içinde noter,
taahhütlü mektup, telgraf veya güvenli elektronik imza ile istemiş olmaları
şartıyla, def’i olarak her zaman ileri sürebilir. Taşıyıcının kasıt veya ağır ihmali sonucu işlenmiş
bir fiilinden dolayı eşya zıyaa, hasara
uğramış veya geç teslim edilmişse, taşıyıcının sorumluluğu üç yılda
zamanaşımına uğrar. (TTK md. 855/5)
[1] Hüseyin Ülgen, Uluslararası
Taşımacılık ve Hukuki Sorunları, İstanbul Ticaret Odası Yayınları, İstanbul, 1988
Türkay
Özdemir, Uluslararası Eşya Taşıma Hukuku (Ziya ve Hasar Sorumluluğu), İstanbul,
2006
[2] Hakan Karan, Karayolunda Uluslararası Eşya Taşıma
Sözleşmeleri Hakkında Konvansiyon Şerhi,
Ankara 2011
[3] Sabih Arkan, Karada Yapılan Eşya
Taşımalarında Taşıyıcının Sorumluluğu, Ankara, 1982
[4] Bkz 4925 sayılı Kanun md 3
[5] Yargıtay 11. HD’nin 2015/15089 Esas, 2016/1656
Karar sayılı kararı
[6] Yargıtay 11. HD’nin 2015/10919 Esas, 2016/5661 Karar sayılı kararı
[7] Yargıtay 11. HD’nin 2014/10128 Esas, 2014/17209 Karar sayılı kararı
[8] Yargıtay 11. HD 2014/17300 Esas, 2015/2490 Karar sayılı kararı
[9] Özlem Tüzüner, Karayoluyla Eşya
Taşıma Sözleşmesinin Hukukî Niteliği ve İş Görme Amacı Güden Sözleşmelerle
İlişkisi, Ankara, 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder